Gelecek kaygısı, içinde bulunduğumuz koşulları da değerlendirdiğimiz zaman ister istemez özellikle gençleri ve öğrencileri fazlasıyla etkisi altına almış durumda.

İnsan temeline baktığımızda dün, bugün ve yarından olmak üzere üç boyutlu yaşayan bir varlıktır; dün geçti, yarınımız belli değil, bugünümüz ise yarınımızı düşünmekle geçiyor. Yarınımızı düşünürken de içinde bulunduğumuz şartlar dolayısıyla karamsarlığa kapıldığımızı söylersek yanılmış olmayız, işte tam da bu durumla gelecek kaygısını örneklemiş oluruz.

Nedir Bu Gelecek Kaygısı?

Kelime anlamına baktığımızda ise; gelecek hakkında umutsuz, karamsar, endişeli gibi duygusal bir durum olarak söz edebiliriz ve en çok genç kesimde karşımıza çıkar. Gelecek kaygısına en çok daha hayat yolculuğunun başında olan gençlerde karşılaşırız. Her genç kendi için iyi bir gelecek ister, iyi bir geleceğin temelleri ise yolun başında atıldığı için kendimiz için kusursuz bir geleceği tasarlarken imkanlar ve kötü olasılıklar sebebiyle de kendimizi gelecek kaygısının içinde bulabiliriz.

Gelecek kaygısı nedir

Nasıl Gelecek Kaygısının Üstesinden Gelebilirim?

Açıkçası okuduğum bölüm ve yaşamak istediğim gelecek yaşamımdaki orantısızlığa baktığımda birebir bu durumun içinde olduğumu söyleyebilirim. Her ne kadar gelecek kaygısının üstesinden gelmeye çalışsam bile ister istemez kafamın içinde bir yerlerde illa ki aklımı kurcalayıp canımı sıkmak için orda oluyor. Bu durum için bilirkişi olduğumu söyleyemem, ben daha kendi içimde tamamen bitiremesem bile bu durumla mücadele etmeye çaba gösteren biri olarak en azından kendimce ve samimi bir şekilde sizlere kendi önerilerimi sunabilirim;

Sizlere artık TEDx konuşmacılarının klasikleşmiş ve klişeleşmiş motivasyonlarından biri olan “Yarına umutla bakın” gibi şeyler söylemek istemiyorum.

İlk olarak geçmişe takılı kalıp yaşayamayız ne yazık ki iyisiyle kötüsüyle birçok şey yazıyoruz ve yaptığımız hataların pişmanlığı ve üzüntüsüyle devam etmek yerine çıkarılmış bir ders olarak görüp tekrar etmemekte fayda var.

Gelecek kaygısı nedir

Elimizden geldiğince yeniliklere açık olmalı ve perspektifimizi geniş tutmalıyız böylece daha çabuk uyum sağlayabiliriz ayrıca imkân ve olanaklarımızı arttırarak bir kendimiz bir avantaj elde edebiliriz.

Ve son olarak, içinde bulunduğumuz her anı mutlaka değerlendirmeliyiz; yani geleceğe odaklanmak yerine bugüne, yaşadığımız anı en iyi şekilde değerlendirmeliyiz. Gelecek için planlar yapmak yerine kısa süreli ve sizin için en iyi olacak şeylerin planlamasını yapıp bu yönde hedeflerinizi geçekleştirerek uzun vaade de başarı sağlayabilirsiniz yani mutlaka bir yol rotası belirleyip bunu uygulamalısınız.

Her şeyin gönlünüzce olacağı, güzel gelecek dilekleriyle…

CEVAP YAZ

Lütfen Yorumunuzu yazın
Lütfen adınızı yazın